Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 60-80 / Aktif Sayfa : 4
 %  20
Milföy ve Arkadaşları
Siz hiç, biri sizi sahiplensin diye beklediniz mi? Bu çok fena bir şey. Kendinizi beğendirmeye çalışmanız isteniyor. Sevimli görünmeniz, derin derin bakmanız, munis davranmanız. Oysa ben neysem oyum. Niye farklı görüneyim? Biri beni alıp götürsün, asıl huyumu sonra belli edeyim, bu mudur yani? Buna sahtekârlık denir, ben yapmam öyle şey. Bunları söylemek istedim. Ama nasıl? En iyisi hiçbir şeyin farkında değilmiş gibi davranmak, küskün küskün, gelene gidene bakmadan öylece yatmak. Tertemiz kalpli Milföy’ü
88 TL. 110 TL.
 %  20
Ay Eşleşmesi
Çin astrolojisiyle dolu tatlı ve düşmandan âşıklara dönüşen bu romantik komedi, şüphesiz Helen Hoang, Jasmine Guillory ve Helena Hunting okurları için mükemmel bir eşleşme olduğunu kanıtlayacak. Bir çöpçatan olsa da asla kimseyle eşleşemez… Olivia Huang Christenson, büyükannesi Pó Po'nun çöpçatanlık işini devralacağı için hem heyecanlı hem de korkmuş durumdadır. Ancak ortaya çıkan yeni bir flört uygulamasının, Pó Po'nun geleneksel Çin burçları yaklaşımını tamamen "burç çekiciliği" ile ilgili hâle getirdiğin
164 TL. 205 TL.
 %  25
Biz Beraber Geçtik Bu Yolu
“Benim hayatım bir roman değil mi?” dedi içinden. İlk romanını yazmış bir yazarın romanıyla kıyaslardı bazan hayatını. “Benim hayatım, benim ilk romanımdır,” diye düşündü İzmail Tavlı. Ve güldü. Sonra yüzü ciddî tavrını takındı. “İlk ve son romanım,” dedi içinden ve ayağa kalktı. Korkunç Yıllar, Yurdunu Kaybeden Adam ve Onlar da İnsandı romanlarıyla Türk edebiyatında müstesna bir yer edinen Cengiz Dağcı, Biz Beraber Geçtik Bu Yolu romanında da yine kendi hayatından derin izler taşıyan sahnelerle okuyucunun
146.25 TL. 195 TL.
 %  25
İstanbullular
Yaz 2005. İstanbul Atatürk Havalimanı...Modernitenin ve şehrin sınırında genetik bilimciden gurbetçi işçiye, taksi şoföründen ünlü bir heykeltıraşa, tuvalet temizlikçisinden mimarlar odası eski başkanına kadar İstanbullu 15 kişinin yolları kesiştiğinde yüzyılımızın göçlerle genişlemiş İstanbul’undan, dolayısıyla Türkiye’sinden bir kesit ortaya çıkıyor. İstanbullular, Türkiye’nin en kalabalık, karmaşık, en büyük göç alan, dünyanın içinden deniz geçen tek kadim şehri İstanbul’un sesi, nefesidir.Büyük bir tehd
221.25 TL. 295 TL.
 %  20
Dört Duvar Beş Pencere
Geçen kuşaklardan sonra öykü edebiyatımızda derin bir iz bırakmaya aday hangi öykücü geldi, diye sorulursa ben kendi payıma ilkin Cemil Kavukçu’yu söylüyorum. Okuru etkileyen vedüşündüren öyküler yazıyor o.Semih GümüşBaşlayınca temposuna katıldığınız bir anlatımı var Kavukçu’nun. Üslubu, konuşma üslubuyla yazı üslubu arasında kurulan bir sentezden doğuyor gibi.Doğan HızlanKonuşmalarda, kişileri, kendi düzeylerine göre, kendilerine özgü “dil”leriyle konuşturmakta çok usta; hiç abartı yok; hem hikâyeye inandı
101.6 TL. 127 TL.
 %  20
Bıyık Söylencesi
Birincisi, insanlar yaşadıklarını çok çabuk unutuyorlardı. İkincisi, özellikle sıra dışı bir nesneyi ya da kişiyi artık görmez oldular mı, görüntüsünü belleklerinde olduğu gibi saklamaya çalışmak varken, ya gereğinden fazla büyütüyor, ya gereğinden fazla küçültüyorlardı.Bıyık Söylencesi’nin en önemli kişisi, yıllar boyu bir kasabanın durgun yaşamını renklendiren, olağanüstü bir bıyıktır. Kasabalılar geçmişlerinin ve geleceklerinin parlak simgesi olarak görürler onu; her gün bakımını yapan berber kendi eseri
109.6 TL. 137 TL.
 %  25
Senin Adın Rabia
Bir yolculuktu hayat, yollarda seyir halinde olduğumuz yokuşlar, virajlar inişler ve çıkışlarla doluydu. Hep düzlükle ulaşılan bir yol yoktu, seyreyliyorduk yolları. Sabır istiyordu bu yollar ve Rabia sabretti, zamana bıraktı. Rabia hayatında yaşadıklarına üzülse de ağlasa da hep ümitliydi.Rabbine hep dua etti... Gece vakitleri, seher vakitleri... Her gördüğü genç-yaşlı insanlardan dua istedi ve duasının kabul olacağı günü bekledi.Ve Rabia'nın yaşadıkları bir roman olacak kadar ibret verici ve anlamlıydı...
93.75 TL. 125 TL.
 %  22
Sakin Adamın On Günü
"Gelecekten daha büyük, daha tehlikeli serüven var mı? Çaresizim: Şimdilik hayata itaat edeceğim. Sonrası? Kim bilir belki kendimi ikna edecek şöyle varlıksal, yazara yakışan bir neden bulurum. O sırada aklıma geliyor. Eğer insan kendi ahlâkını yaratabiliyorsa, neden nedenini de yaratamasın?" Onu tanıyorsunuz; adı Sadık Demir. Yağışlı bir kış sabahında yüreğinde onu donduran bir acı var. Ağlayamıyor. İçi sanki buzla kaplı… Sadık, onu ele geçirip suçluluk duygusu yükleyen bir sükûnetin içinde, intikamının pe
149.76 TL. 192 TL.
 %  23
Buruk Ayrılık
Osamu Dazai'den kadim kültürlerin coğrafyasında mayalanan sancılı bir inşa ve aydınlanma dönemindeki toplumsal çalkantılara ve çileli halkların refah ve ilerleme arzusuyla gösterdiği özverilere dair sarsıcı bir ilk eser... Modern tıp eğitimi almak için Japonya'ya gelen Çinli Zu Cucin ve arkadaşı Takaşi Tanaka ile Fucino Hoca arasında gelişen derin dostluğu ve güçlü yoldaşlığı gerçek tanıklıklara dayanarak ilmek ilmek ören Buruk Ayrılık, 1900'lerin Uzakdoğu siyaseti, ekonomisi, edebiyatı ve kültürel yaşamı
103.95 TL. 135 TL.
 %  23
Sonsuz Topraklar
Jorge Amado'nun doğup büyüdüğü Bahia'nın verimli topraklarının bağrı herkese açıktır: Yoksulluğa mahkûm tarım işçilerine yaşam güvencesi ve başlarını sokacakları bir yuva, ayrıcalıklı sınıflara ise siyasi itibar ve ceplerini doldurmayı vaat eden bu el değmemiş ormanlar, Latin Amerika'nın en vahşi sınıfsal çarpışmalarına tanıklık eder. Sömürü düzenini pekiştirebilmek için kiralık katiller, kundakçılar, düzenbaz avukatlar ve üst düzey yöneticilerle el ele vermiş dalavereci para babalarıyla; kırık dökük yaşaml
246.4 TL. 320 TL.
 %  25
Hayalet;Eski Bir Hükümlünün İtirafları
Hayalet, başkarakter Lorenz Lubota’nın kendi ağzından anlattığı platonik-erotik saplantısının hikâyesi üzerine kurulmuştur. Lubota, ergen bir kıza duyduğu hayranlığın etkisiyle suç eylemlerine karışır. Gerçeklikle bağını gitgide koparan saplantılı düşünceleri, Lubota’nın ahlaki değerlerini ve kişiliğini dönüştürür. Geçmişin hayaletleri, aşkın zehirli cazibesi ve yanlış seçimlerin karanlık dünyası, Lubota’yı kaçınılmaz bir trajediye sürükler. Nobel ödüllü Gerhart Hauptmann, bu eserinde insan doğasının karmaş
71.25 TL. 95 TL.
 %  35
Arafta Yedi Gece
Kaygı yarın ve esaret de dün demek; her ikisi de ölerek kavuştular hürriyete nihayet. Lakin yarım kaldı sevda, yarım kaldı aşk; dünyada her ne varsa, yarım kalmaktan yaratılmıştır. Tamamlanan sadece, bazen kısa ve bazen de uzun, zıtlar arasındaki ince çizgidir. Eşini elim bir hastalıktan kaybeden, dostlarını arayıp sormayan, depresif, yalnız ve yorgun bir kitap çevirmeni olan Kenan’ın eline eski bir kitap geçer: Râzabad’a Yolculuk. Pehlevi alfabesiyle yazılmış fakat hangi dilde olduğu tam anlaşılmayan bu gi
91 TL. 140 TL.
 %  20
Ölüm Tüneli
“Gerçekten yaşamayan insanlar genelde yoğun bir sıvının içinde hareket ederler. Yaşamlarını ancak bu şekilde sürdürebilirler. Hayatları görmemelerine bağlıdır.” Yakışıklı, iyi eğitimli ve bir süre önce intihara teşebbüs eden Dalton Harron bir iş gezisi için yola çıkar ama bindiği tren bir tünelde bozulur. Dalton neler olduğunu görmek için trenden iner ve o sırada bir demiryolu işçisiyle tartışarak onu öldürür. Yerine geri döndüğünde, işlediği suçu itiraf etme ihtiyacıyla olan biteni trendeki genç ve kör b
160 TL. 200 TL.
 %  20
Utz
Utz
“Savaşlar, soykırımlar ve devrimler,” derdi Utz sık sık, “koleksiyonculara mükemmel imkânlar sunar.” Varlıklı bir aileden gelen Alman asıllı Kaspar Joachim Utz, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Prag’a kaçan bir Meissen porseleni koleksiyoncusudur ve iki odalı dairesinde binden fazla parçadan oluşan değerli hazinesiyle ikamet etmektedir. Fakat Stalin döneminde koruyup genişlettiği koleksiyonu, rejim tarafından devlet müzelerine aktarılmak istenir. Ölümüne dek hazinesine dokunulmaması konusunda yetkililerle uzl
88 TL. 110 TL.
 %  20
Küçük Tilkili Kadın
“Tilki, kapanın elinde kalacaktı ama kadın diğerlerinden daha baskın çıkmıştı. Herkes uyuyordu ve ona rastlayan kendisi olmuştu.” Paris’te, çatı katında küçücük bir dairede yoksulluğun sınırlarında yaşayan ve yine de hayatta kalmaya çalışan yaşlı bir kadın her sabah metronun gürültüsünü dinleyerek kahve çekirdeklerini sayıyor. Sırf diğer insanların sıcaklığını hissetmek için son parasıyla kalabalık metro vagonlarına biniyor, yiyecek bulmak için çöp kutularını karıştırıyor. Derken günün birinde küçük bir til
56 TL. 70 TL.
 %  20
Almanca Dersi
“Toplumlar aykırı olanların karşısında kendilerini her zaman meydan okunmuş, tehdit altında ya da korunmasız hissettiklerinden, tüm ilgilerini ve şüphelerini onlara yönlendirip sonunda düşmanca takibe alırlar.” Suçlu gençlerin ıslah edildiği bir adada yaşayan Siggi Jepsen’e, Almanca dersinde “görev tutkusu” konulu bir kompozisyon ödevi verilir ama Jepsen defterini boş teslim edince cezalandırılır. Ancak Siggi’nin başarısızlığının nedeni, bu konuda anlatacak hiçbir şeyinin olmaması değil, tam tersine çok şey
192 TL. 240 TL.
 %  25
Mutlu Vadi
“Hangi yolu yürüdüysem, hangi yoldan da kaçındıysam hepsi burada bitiyordu, bir çıkış yolu daha olmayan, sırf o yüzden bile ölümün mekânına benzeyen ve muhakkak meleklerin arazisine yakın düşen bu vadide...”Annemarie Schwarzenbach, Nazizm’i doğuran, cinsel yöneliminden dolayı onu da yalnız bırakan burjuva toplumundan kaçan bir yirminci yüzyıl göçebesi; sarsıcı metinlere imza atmış bir modern seyyah-yazar.1939’da yayımlanan otobiyografik romanı Mutlu Vadi’de de kendi hayatının uçurumlarında ve çelişkilerinde
90 TL. 120 TL.
 %  20
Tahta Masa
İstanbul’un güzelim tepelerinden birinde, yeşillikler içinde bir çay bahçesi var. Orada da manzarayı gören ama kargaşadan uzak, kendi halinde bir masa. Yıllar boyunca insanın kendisiyle ve hayatla bitmeyen kavgasının, umudunun, yorgunluğunun, kibrinin, tembelliğinin, sevgisinin, öfkesinin, bencilliğinin, şikâyetinin, şefkatinin, üretkenliğinin, isyanının şahidi oldu. Ama galiba en çok da değişmenin ve değiştirme gücünün, iyiliğin ve bilgeliğin şahidi oldu. Tahta masa orada oturan her insanın ruhunu okudu, d
80 TL. 100 TL.
 %  25
Dünyalar Arasında
Dünyalararasında kıyamet sonrası bir dünyanın mesafeli dili ve uzlaşmaz üslubuyla yazılmış kısa ama yoğun bir edebi-felsefi metin.Yazarın Uzun Yürüyüş’ünü okumuş olanlara aşina gelecek bir coğrafyada geçiyor roman. Bu sert iklimde dondurularak muhafaza edilmiş bir an, yazının imkânları ile geriliyor, çekiliyor, doku ve boyut değiştiriyor: Soyut ve saydam bir hale gelirken içinde buzullaşmış, tortulaşmış, fosilleşmiş birtakım şeyler, anılar, kırımlar, hayatiyetler de açığa çıkıyor.YAZAR HAKKINDA: Ayhan Geçgi
78 TL. 104 TL.
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 60-80 / Aktif Sayfa : 4