Türkiye'mizin kıymetli alimlerinden Mollo Muhammed'in kaleme aldığı arapça nefis bir tefsir. Tefsir daha çok nahiv ve irab üzerinde durur. Iki cilttir. Kısa ve öz açıklamalar bulunur.
Ebû Mansûr el-Mâtürîdî(ö. M. 944), Ehl-i sünnet kelâmı ile dirayet tefsirinin kurucusu ve Hanefî fıkhının geliştiricisidir. Günümüze ulaşan ilk dirayet tefsirinin müellifidir. İmam Mâtürîdî, Te'vîlât'ında, sahabe, tâbiîn ve tebe-i tâbiîn neslinden intikal eden açıklamaları da nakletmiştir. Böylece, muhtemel anlamları akıl yürüterek belirlemeye çalışmak suretiyle te'vil yöntemini uygulamıştır. Eserde, itikadî mezheplere dair bilgilere yer verildiği gibi, fıkhî mezheplere, özellikle Şafiî fıkhına ilişkin bilg
Metafizik, 'varlık olmak bakımından varlık', başka bir ifadeyle 'salt varlığı' konu edinerek insanın bilgi ve araştırma eylemlerinin doğruluk ölçütü sayılan bilimdir. Her bilim meşruiyetini metafizik ile irtibatından kazanır. Başından beri süregelen ciddi itirazların gölgesinde kırılmalardan geçse bile varlık bilimi olma hüviyetini hiçbir zaman yitirmedi metafizik. Müslüman düşünürler Greklerden tevarüs ettikleri metafiziği yeni sorunlarla zenginleştirmiş olsalar bile temel istikametini değiştirmediler. İsl
Vakfımız Kur'an-ı Kerim Meali, Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyelerinden; Prof.Dr. Hayrettin KARAMAN, Prof.Dr. Ali ÖZEK, Prof.Dr. İbrahim Kafi DÖNMEZ, Prof.Dr. Mustafa ÇAĞRICI, Prof.Dr. Sadrettin GÜMÜŞ ve Prof.Dr. Ali TURGUT tarafından hazırlanmıştır.Mükemmel bir baskıyla sizler için cep, orta ve rahle boylarda hizmete sunulmuştur.
Vakfımız Kur'an-ı Kerim Meali, Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim üyelerinden; Prof.Dr. Hayrettin KARAMAN, Prof.Dr. Ali ÖZEK, Prof.Dr. İbrahim Kafi DÖNMEZ, Prof.Dr. Mustafa ÇAĞRICI, Prof.Dr. Sadrettin GÜMÜŞ ve Prof.Dr. Ali TURGUT tarafından hazırlanmıştır.Mükemmel bir baskıyla sizler için cep, orta ve rahle boylarda hizmete sunulmuştur.
Şeyh Muhammed b. Süleyman el-Cezûlî (ö. 870/1465) tarafından derlenen salavat mecmuası.
Türkler arasında daha çok Delû'il-i Şerif, Delâ'il-i Hayrat ve Dela'il diye bilinen risalenin tam adı Delâ'ilü'l-hayrat ve şevâriku'l-envâr fî zikri's-salât 'ale 'n - nebiyyil -muhtardır.
Dela'il'in yazılış sebebini anlatan bir menkıbeye göre keramet sahibi bir kız çocuğu, Cezûliye bu mertebeye Hz. Peygambere (s.a.v.) salavat okuyarak ulaştığını söylemiş, ancak onun ısrarına rağmen bu salavatın metnini kendisine söyleme
Şeyh Muhammed b. Süleyman el-Cezûlî (ö. 870/1465) tarafından derlenen salavat mecmuası.
Türkler arasında daha çok Delû'il-i Şerif, Delâ'il-i Hayrat ve Dela'il diye bilinen risalenin tam adı Delâ'ilü'l-hayrat ve şevâriku'l-envâr fî zikri's-salât 'ale 'n - nebiyyil -muhtardır.
Dela'il'in yazılış sebebini anlatan bir menkıbeye göre keramet sahibi bir kız çocuğu, Cezûliye bu mertebeye Hz. Peygambere (s.a.v.) salavat okuyarak ulaştığını söylemiş, ancak onun ısrarına rağmen bu salavatın metnini kendisine söy
Elmalılı Muhammed Hamdi 1878 yılında Antalyanın Elmalı İlçesinde doğdu. İlk ve orta
öğrenimi ile hafızlığını Elmalıda tamamladı. Tahsilini ilerletmek için dayısı Mustafa Efendi
ile birlikte İstanbula gitti ve Küçük Ayasofya Medresesine yerleşti. Beyazıt Camiindeki
derslerine devam ettiği Kayserili Mahmud Hamdi Efendiden icazet aldı. Bundan sonra hocası Büyük Hamdi, kendisi Küçük Hamdi diye anılır oldu. Bu sırada devam ettiği Mekteb-i
Nüvvâbı birincilikle bitirdi. Kendi gayretiyle edebiyat, felsefe ve mûsiki
Elinizde bulunan bu kitap iki bölümden müteşekkildir.
Birinci Bölüm Mu'cemü'l Müfehres'in tercümesidir. Ayrıca gerekli görülen yerlere ilâveler yapılmıştır.
İkinci Bölüm'de özel isimlerle ilgili bilgiler bulunmaktadır. Bu kısım önemli görüldüğü için Mu'cemü'l Müfehres'e ilâve edilmiştir. Ayrıca kitabın sonuna fihrist eklenmiştir.
İmam Nesefi´nin Medarikü´t Tenzi´l- ve Hakaiku´t-Te´vil adlı eseri Zemahşeri´den sonra dirayet tefsirleri içinde müstesna bir mevkiye sahiptir. Muhtasar ve Cami bir tefsirdir. Müellif kendisinden önceki tefsirleri ya da çok uzun ya da anlaşılmayacak veya faydalı olmayacak derecede kısa bulmuş ve orta hacimli bir eser yazmıştır.
Bu tefsir İslam Dünyasında çok büyük itibar görmüş ve devamlı olarak istinsah edilerek İslam Dünyasında yayılmıştır. Bu nedenle günümüzde bir çok kütüphanede yazma nüshaları bulunmak
Türk edebiyatı tarihinde, şairlerimizin âyetleri açıklayan şiirlerine rastlanmakla birlikte, Şerîfî
Divânı gibi bütün bir dîvânın âyetlerin tefsir edildiği şiirlerden oluştuğu bir örnek
bulunmamaktadır. Şerîfînin ortalama yirmişer beyitlik gazellerden oluşturduğu dîvânı bu
yönüyle Türk edebiyatında sıradışı bir örnektir. Dîvânda her gazelden önce şiire konu
edilecek âyetin metni verilmektedir. Şairin farklı konulardan seçtiği âyetlerin geneli Allahın
varlığı, birliği, insanlara verdiği nimetler, insanlardan
Ku'an-ı Kerim'deki ayetlerin hepsi aynı açıklıkta olmadığı için onda mevcut olan sanatların ve sırların çözülmesi gerekir. Bu işi de halletmeyi usulü tefsir ilmi üzerine almıştır. Kur'an tarihi, Kur'ani ilimler ve tefsir tarihi olmak üzere üç bölümde takdim edilen bu eser, tefsir ilmine yardımcı olacak en mühim hususları ele alması bakımından önem taşımaktadır.
Toplam 137 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 100-120 /
Aktif Sayfa : 6
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.