İnat mı, çözüm mü?
Hangisini yeğlersiniz?
Bir köprüde karşılaşan iki inatçı keçinin sonu malum! Ben
geçerim, yok sen değil ben geçerim derken, inatlarının
bedelini canlarıyla öderler.
“Köprüyü Geçerken / Dev ile Ayının Öyküsü” kitabında
ise bir köprüde karşılaşan iki keçi değil, dev ile ayıdır. Karşıya
geçme önceliği konusunda önce onlar da iki keçi gibi
inatlaşsalar da sonra şahane bir çözüm bulurlar. Böylece
kimse üzülmeden sorunu çözmüş olurlar.
Hep aynı şeyleri yapmaktan sıkılan
Lili’nin hayatında bir gün büyük bir
değişiklik oldu. Ailesiyle çok uzakta
bir yere taşındılar. Yine normal bir
eve, normal bir hayata gelmişti Lili.
Ama tavan arasında bulduğu bir
şapka onu bambaşka bir dünyaya
götürecekti!
Nergis Seli’nin yazdığı, Sezen Aksu
Taşyürek’in resimlediği Lili’nin
Şapkası her gün baktığımız ve
düşündüğümüz şeylere bambaşka
gözlerle bakmamızı sağlayacak bir hikâye…Hep aynı şeyleri yapmaktan sıkılan
Lili’nin hayatında bir gün büyük b
Siz hiç meraklı bir balık
gördünüz mü? Peki ya üzgün bir
balık?
Şaşkın bir balık da mı
görmediniz?
Peki, o halde bu kitabın sayfaları
arasında bir sürü sevimli balıkla
karşılaşacaksınız.
Bu rengârenk balıklar duyguları
tanımamıza çok yardımcı olacak.
Bu çok özel kitabı Mies van Hout yazdı ve resimledi.
Uğurböceği karınca gibi güçlü
olmayı hayal ediyor. Kelebek
pek dikkat çekmek istemiyor.
Fırfırböceği ise tıpkı bir
ateşböceği gibi karanlıkta daha
cesur olmak istiyor.
Bu kitaptaki bütün hayvanların
çok özel yönleri var ama her
birinin istekleri ve hayalleri de
var. Mies van Hout’un rengârenk
dünyasından sevimli ve samimi
bir hikâye daha meraklı okurlarla
buluşuyor.
Bebeklikten başlayarak
anaokullu, okullu, ergen,
yetişkin, anne,
babaanne ve nine nasıl
olunur? Çocukluk çağını
yetişkinlik ve yaşlılık
dönemi nasıl takip eder?
Çocukluğun en iyi tarafı
nedir? Annelik nasıl bir his? Biz yaş aldıkça etrafımızdaki
Ödüllü yazar Erika Bartos’un “Nineciğim Sen de Çocuk
Oldun mu?” kitabı da diğer kitapları gibi çocuk ruhuna
dokunan bir özen ve sevgiyle hazırlanmış. Çocuklara
hayatın akışını ve dönemlerini anlatan, herkesin bir
zamanlar çocuk olduğunu hatırlatan sıcac
Oyuncak kuzu kiraz
ağacının dibinde uyuyordu
sanki.
Güzel bir rüya
görüyormuşçasına
gülümsüyordu.
Kuzu belki de rüyasında bir meyve bahçesindeydi.
Etrafında hayvanlar, çeşit çeşit ağaçlar vardı.
Belki de bir macera onu bekliyordu…
Feridun Oral’ın yazdığı ve resimlediği “Kiraz Ağacındaki
Kuzu” sevimli hikâyesiyle yaz mevsimini sabırsızlıkla
bekleyen herkese harika bir görsel şölen sunuyor.
Ali Alkan İnal’ın bir yapboz oyununu andıran yeni romanı
“Şimdi Sadece Ona Bir Ad Koymam Gerek” yazarın
arkada küçük ipuçları bırakarak okuru iç içe açılan odalara
çektiği, her odada farklılaşan gerçeklik duygusuyla gölgelerin
kişilere, kişilerin gölgelere dönüştüğü bir muammalar kitabı.
Yazdığıyla yaşadığını, hayatla kurmacayı sürekli birbirine
karıştıran roman kahramanı yazar El Tayr’la birlikte kitabının
kişileri de öznesi belirsiz bir cümlenin peşine düşüyorlar. Bu
kitap, ateşe dalan bir kuşun t
“Beni Bul”da ormanda
gömülü bir gizem
bulacaksınız ve bu gizem
sizi belki de ilk aşka
götürecek. Sevgi ve
cömertliğin zamanın
engellerini aştığı bir hikâye.
“Sevgili Yabancı,
Bunu okuduğunda, lütfen
nerede olursam olayım gelip beni bul. Bana yardım et. Ailem
beni şehre götürüyor ama ben gitmek istemiyorum. Burada
kalmak istiyorum. Sana teşekkürlerimi sunuyor, bir de
öpücük gönderiyorum.
Celia”
Mutfak ve sofra kültürü bir
uygarlığı anlamanın en etkili
yollarından biri.
Dünyaca ünlü Fransız
Asurbilimci, Kutsal Kitap ve
kadim Ortadoğu dinleri uzmanı,
tarihçi Jean Bottéro, yaklaşık
MÖ 1700’lere tarihlenen ve
kırka yakın yemek tarifini içeren
üç kil tablet üzerinden antik
Babil’in yemek kültürünü
inceliyor.
Pişirme teknikleri, şölen yemekleri, ölüm ve yaşamın sofraya
yansıması, içecek kullanımı gibi çeşitli konu başlıkları,
“uygarlıkların beşiği” olarak anılan Mezopotamya’dan
günümüz kü
Hüseyin Ferhad, şiirin iç sorunlarını, gelenekle bağlarını
irdelerken içinde yaşadığı şiir ortamını, kültürel çevreyi
gözlemleri ve anılarıyla ortaya koyuyor. Şiirimizin son elli
yılında öne çıkan tartışmaları, restleşmeleri, kendi kuşağının
eğilimlerini özgün bir bakış açısıyla yorumluyor.
Behçet Necatigil, Seyhan Erözçelik, Gülten Akın, Birhan
Keskin, Turgut Uyar, Lâle Müldür, Ahmet Telli, Ahmet Haşim,
Cemal Süreya, İlhan Berk, Haydar Ergülen, Orhan Veli, Salih
Bolat, Yahya Kemal, Ali Cengizkan, N
Sadık Hidayet, Mehmet Kanar'ın çevirisiyle sunduğumuz Alacakaranlık (Sayerüşen, 1942) adlı yapıtında, öteki öykülerinde olduğu gibi, yine dolaylı olarak, İran'ın geri kalmışlık ve yönetim sorunlarını dile getiriyor.
Jules Verne, Hayyam ve Freud gibi farklı yazarların etkilerinin açıkca görüldüğü bu öykülerde, bugün bile Doğu toplumlarında güncelliğini koruyan dayak, çokeşlilik, sevgisizlik, vefasızlık, kötü arkadaş, hurafeler, sıtma ve esrar bağımlılığı gibi konuları ele alıyor; değişmez izlekleri olan ölü
A’dan Z’ye Nazım Hikmet Kısa Özet
Gene o sözlerle başlamak istiyorum: *Nazım Hikmet’i anlamak isteyenler önce ’iyilik’ konusu üstünde durmalıdırlar. Yakınları, ’Nazım’ın başına ne geldiyse iyiliğinden gelmiştir,’ derlerdi. Toplumsal alandaki davranışları da, inancı da, kavgası da, arkadaşlarıyla, kadınlarıyla ilişkileri de, hep kişiliğinin en belirgin özelliğinin, ’iyiliği’nin etkisinde biçimlenmiş olan şair, yaşamının en büyük acılarını da bu yüzden çekmişti.*
“İki genel odağın, ‘iğdiş edilme
korkusu’ ile ‘baba katli’nin dolayında
gelişir Ece Ayhan şiirinde baba-oğul
ilişkisi. ‘Tarihsel zamanın sınırından
başlayarak yasanın sûreti ile
özdeşleşen simgesel işlevin
dayanağını babanın adı’nda görmemiz
gerekir’ [Ecrits, s. 278] — özellikle
‘Devlet ve Tabiat’ta yeralan kimi
imgeler, Jacques Lacan’ın yukarıdaki
yargısını doğrulamak için şiire yerleşmiş gibidirler. Bir karşıtlıklar
zinciri halinde gelişir odakların biribirilerine göre konumları:
‘Ölümü ustaca
“işte geldik”
bi kedinin uzanıp su içişine gözlerinin dibinden
akşamdan kalan içki masalarına
bi vadinin yukarsındaki köylerden inmesine bacaklarının
yanlış güvenlik hislerine
ağrı dağının ağır ağır yetişmeye çalışmasına arkandan
geldik
ya hakkaten denizin kendisi bi kazaysa
bir esnemenin
bir enseden öpülmenin
bir aksiliğin tadına varalım
iyi ki geldik
burası iyi
burda duralım
Yaşamak istiyorum
Yaşamak istiyorsun
Yaşamak istiyor
Böyle şiir olmaz, diyeceksin; biliyorum.
Ama böyle dünya olur mu?
Böyle barış olur mu?
Böyle hürriyet olur mu?
Böyle kardeşlik olur mu?
Biliyorum ki, katlanıver, diyeceksin;
Ama böyle de yaşamak olur mu!
2004 yılında çıkan dördüncü öykü kitabı “Keder Atlısı”nda
şiirsel bir dille büyülü masallar kuruyor Faruk Duman. İnsanın
başından geçenleri, doğanın mevsimleriymiş gibi, o kendine
özgü sadelikle anlatıyor. Perde perde açılan düşlere salıyor
okuru, René Magritte’in resimlerini andıran gerçeküstü bir
dünyanın içine çekiyor.
Göz, Tarçın ve Tespih, Dere, Çok Önemli Bir Gün, Kar Altında,
Ağaç, Ormanda Kederle Kayıp, Ömre Zarar Kavil, Elma,
Tüfek, Sarmaşık adlı öykülerden oluşan “Keder Atlısı”
Faruk Duma
John Craxton’ın İngiltere ve Ege kıyıları arasında geçen
hayatı bir sanatçının önce kendini bulma ve sonra da
tekrar tekrar yeniden var etme gücünü ispatlıyor. Usta
bir kalemden çıkan, güneş ışığı, deniz tuzu ve neşeyi
hissederek okunabilecek zengin bir 20 yüzyıl masalı...
Titiz ayrıntılar ve hikâyelerle dolu bir anlatım... Craxton,
yaşamı boyunca sanat eleştirmenlerinin yorucu,
formülleştiren yaklaşımlarından nefret etti, dolayısıyla kısa
ancak anlamlı açıklamalar getirmekte usta olan Collins’in,
Çizgilerini tüm dünya kültürleriyle besleyen ve çalışmalarını Paris’te
sürdüren Selçuk Demirel’den ağaçlara bir saygı duruşu:
“Ağaçname”.
Selçuk Demirel Ağaçname’de yer yer şiirsel, yer yer de aforizma
niteliğinde metinler eşliğinde ağaçların hayatımıza kattığı anlamların
altını çiziyor.
“Ağaçlara hep büyük bir hayranlık duymuşumdur. Heybetli
gövdeleriyle kollarını açmış, bizi kucaklayacakmış gibi bekleyen,
gündüz başı bulutlarda, gece olunca da bizim için yıldız toplayan
ağaçlar. Şiirin, resmin, e
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 180-200 /
Aktif Sayfa : 10
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.