Sıradan insanların sıradan hayatlarına doğru yapılan bir gezinti... Ne görkemli hikayeler ne de büyük laflar eden kahramanlar var bu gezintide... Sadece her yerde rastlayabileceğimiz insanların hayatları... İçinde bulundukları insanlık durumları...

Sıradan bir şeyden hikaye çıkarmak, merak saikimizi yükseltip aniden yarım bırakmak... Bambaşka Hayatlar'dan bitmemiş hikayelere.

Bir ilk kitap için bir şeyler söylemek oldukça güç, belki de anlamsız. Çünkü bu noktadan sonra tüm yazılanlar aslında okuruna ait oluyor. Her birinin zihninde yeniden yazılacak olan öykülere dönüşüyor.

Karakterler kitabın sayfaları arasında fark edilmeyi bekliyorlar.

Dileriz öyküler okuyucusuna ulaşır.
(Arka Kapak)

... bir süredir zihnimin beni çoğunlukla yanılttığını düşünüyorum. İlk başlarda sadece geceleri rüyalarımda oluyordu. Şimdiyse güpegündüz, akıp giden hayatın içerisinde... Sokakta, iş yerinde, evimde, masamın başında... Böyle zamanlarda gerçekliğin ne olduğu konusunda yanılgılara düşüyorum. Sanırım olup biten olaylar arasındaki ilişkileri kurmakta güçlük çekiyorum. Nedenleri sonuçlarıyla karıştırıyorum. Bir süre sonra da bu yeni duruma inanmaya başlıyorum. Alışıyorum. İşte o anda önce endişe, sonra korku başlıyor. Yaşadığım an'ın gerçekliği konusunda içine düştüğüm şüphe denizinin derinlikleri, yüzeye çıkmamı engelliyor. Bocalıyorum. Bocaladıkça panik beni ani kararlar almaya zorluyor. Yani çoğunlukla yanlış kararlar... (Kitabın İçinden)