Kur’ân-ı Kerîm, derinliği ve genişliği sonsuz bir deniz gibidir. Bugüne kadar yapılmış bulunan tefsir, tercüme ve açıklamalar insanlara, o sonsuz denizden birer parça sunmuştur. Türkiye Diyanet Vakfı Meâli de bu gayeyle alanında uzman bir heyet tarafından büyük bir titizlikle hazırlanmış, uzun yıllardır okuyucunun güvendiği bir meâl olma özelliğini korumuştur. Allah’ın kullarına mesajını en iyi şekilde anlama ve anlatma çabası da diyebileceğimiz meâl çalışmamız yeni baskısıyla okurlarının huzurundadır.

Modern dönemlerde batıda ve doğuda ilim insanları ve müfessirleri oldukça meşgul eden konulardan biri “İslâm’a göre kadının konumu” olmuştur. Bu hususta görüş beyan eden çağdaş yorumculardan birçoğu, Hz. Peygamber dönemindeki uygulamalar ile sonrakileri birbirinden ayırmış, İslâmiyet’in gelişiyle gerçekleştirilen iyileştirmelerin zamanla sekteye uğradığını belirtmişlerdir. İşte bu eser, bu konuyu klasik ve modern dönemlerde kadınla ilgili ayetlerin yorumları bağlamında incelemektedir.

Hoş Geldin Ramazan Etkinlik Kitabı’yla çocuklarımız Ramazanın manevi iklimini daha hissederek yaşayacaklar. Sanat etkinlikleri, değerler eğitimi ve zihinsel gelişimlerini destekleyici etkinliklerle hem eğlenecek hem öğrenecekler. Bir sonraki Ramazanı iple çekecekler.

Bir Varmış, Bir Yokmuş… Çocuğun Uykusu Kaçmış, Bir Kalem Bir Defter Gece Yarısı Günlük Tutmuş. Sonra Dalmış Rüyalara… Bir Sürpriz Varmış Sayfalarda. O Konuşmuş, Sevgili Günlük Uyumuş... O Uyumuş, Sevgili Günlük Konuşmuş…

Kudüs ve Mescidi-i Aksa konusu klasik Türk edebiyatı, Türk İslam edebiyatı ve modern Türk edebiyatı başta olmak üzere İslam sanat ve edebiyatının birçok branşına konu olmuştur. Asr-ı Saadet’ten günümüze ulemanın ortaya koyduğu Mescidi Akssa etrafında tartışılan ve incelenen tefsir, hadis ve fıkıh literatürüne yönelik zengin müktesebat, günümüzde bizler için değerli bir miras niteliğindedir. Hz. Ömer’in fethi ile bir İslam beldesi olan bu mukaddes şehir, Müslümanlar nezdinde aziz ve biricik konumuyla tarih b

İlim geleneğimizdeki araştırmaların gayelerinden biri de hakikatin bilgisine ulaşmaktır. Bunun esas yolu bilgi nazariyesinden geçmektedir. Mutlak bilgiye ulaşmanın mümkün olduğunu düşünenler bilginin kaynaklarından birinin haber olduğunu belirtmektedir. Haberi bilgi nazariyesinin bir parçası görüp, bununla bağlantılı olarak hadis ve sünnete dair metodoloji öneren müelliflerin kahir ekseriyeti ise fıkıh usûlcüleridir.Bu çalışma, hicrî beşinci asırda yaşayan ve her biri ayrı bir mezhebe aidiyetiyle bilinen us

Sen bir çırpıda gözden çıkarılıp, hiç aklın kalmadan kapı önüne konuluverecek ıvır zıvır gibi değilsin. Öyle olsaydın ben de aldırmaz, evet, biraz üzülür, ama geçer giderdim. Oysa senin şairane bir ruhun, kibar bir dilin ve dolu bir kafan var. Evet, biraz keyif ehlisin, azıcık da tembelsin galiba. O yüzden bu tutunamayış. Kendi kıymetini bilebilsen böyle kıyar mıydın gençliğine? Hiç sanmam…” Hayatın farkında olunmadan geçip giden anlarına, bir fotoğrafçı gibi uzun ve içeriden bakan Fatma Bayram’ın kaleminde

Günümüzde hikâye anlatımı, teknolojinin hızla ilerlemesi ve dijital çağın getirdiği dönüşümlerle birlikte yeni bir evrim geçiriyor. İnsanlığın büyük hikâye anlatma geleneği, yapay zekâ ile buluşarak sıra dışı bir yolculuğa çıkıyor. Yapay zekâ, derin öğrenme algoritmaları sayesinde insan benzeri bir zekâ ve dil yeteneği kazanıyor. Büyük veri analiziyle beslenen yapay zekâ, milyonlarca hikâye, roman, makale ve sosyal medya verilerini isleyerek benzersiz hikâyeler üretebiliyor. Bu kitap, hikâye anlatımının tar

Kâh engin bir deniz arzular ruhumuz dinlenmek için kâh yüksek bir tepe, kanatlanıp uçmak için... Kâh çalışıp didinir, başarıdan başarıya koşarız kâh ne yaparsak yapalım belimizi bir türlü doğrultamayız. Marifetlerimiz kadar zaaflarımız, sevinçlerimiz kadar kederlerimiz vardır. Siyah ile beyazın, iyi ile kötünün yan yana hatta belki iç içe olduğu su hayatta hiçbir şey tekdüze değildir. Son nefese kadar tekâmül yolculuğunun bitmeyeceğini bilir, mümkünün ellerini tutar kalkarız düştüğümüz yerden. Bülent Ata ta

Anne babalar mı çocuklarını yetiştirir, Çocuklar mı anne babalarını? Elbette İkisi de… Hem de anbean... Bir babanın Çocuğuyla uçurtma uçururken duyduğu heyecan sadece canından çok sevdiği_ evladını mutlu etmenin heyecanı değildir. Bu vesileyle içindeki çocuğun da basını okşamış, gönlünü almış olur. Bir annenin çocuğuyla evcilik oynarken çocuklaşması da aynı durumun somut ifadesidir. Çocuklar ebeveynlerine karşılıksız sevmeyi, irade terbiyesini, sabrı, masumiyeti öğretirler. Belki anne babalar aldıkları bu p

Kudüs, birçok peygamberin tevhid mücadelesine ev sahipliği yapmıştır. Kur’ân-ı Kerîm’de Isrâ sûresinin açık beyanı ile mübarek kabul edilen Kudüs Şehri, İslâm’da kendisine ibadet için yolculuğa çıkılabilecek üç mescitten biri olan Mescid-i Aksâ’yı da bağrında barındırır. Dinî, kültürel ve stratejik konumu itibarıyla bir toprak parçası olmasından öte anlamlar tanıyan Kudüs, Hz. Ömer’in fethi ile özgürleşmiş ve diğer İslam devletlerinin hâkimiyetinde sadece Müslümanlar için değil, diğer inanç grupları için de

İnsanlığa gönderilen bütün peygamberlerin ortak mücadelesinin adı: Allah’ı hatırlatmak. Hiç bıkmadan, usanmadan “insana şah damarından yakın olan”ın varlığını fısıldamak. O’nun yolundan başka bütün yolların çıkmaz olduğunu anlatmak. Bu yüzden, isimleri farklı olsa da gönderilen her peygamberin hikâyesi aynı aslında. Son Peygamber’e kadar ismini bildiğimiz, bilmediğimiz pek çok peygamber gönderildi. Karanlıklar içinde kalmış insanlığa nur, zulme mesken olmuş toplumlara huzur taşıdı onlar. Ağladıkça dünya, in

Ülkemizde 20 yüzyıldan itibaren sanayi ve teknoloji alanında hızlı bir değişim ve dönüşüm yaşanmaktadır. Buna bağlı olarak nüfus kırsal alanlardan, şehir merkezlerine akmaya başlamış; artan konut ihtiyacının karşılanması amacıyla zemini yumuşak, sulu tarım arazileri imara açılmış ve ne yazık ki bu zemin üzerine inşa edilen yüksek yapılar deprem riskini daha da arttırmıştır. Oysaki deprem kuşağında bulunan yerleşim bölgelerinde yer seçimi, plan, proje, malzeme kullanımı, sağlam yapı ve denetimi gibi mühendis

Sen bir değiştirici misin dönüştürücü mü? Yani eskileri, işe yaramayanları çöpe mi atıyorsun geri dönüşüm kutusuna mı? Evet, evet! Biliyorum. Sen bir geri dönüşüm kahramanısın. Kullanılmış plastiklerin, kâğıtların, camların geri dönüşüm sayesinde bambaşka şekillere bürünüp yeniden kullanılabileceğini biliyorsun. Böylece hem israfı önlüyor hem de güzelim dünyamızın daha fazla kirlenmesine engel oluyorsun. Tıpkı Tolga ve arkadaşları gibi …