Başak Bekişli çevirisi,
Jale Parla’nın önsözü,
Yazar ve dönem kronolojisi,
Kitaba dair görsellerle
Thrushcross Çiftliği’nin yeni kiracısı Lockwood, bir gece, ev sahibinin
Uğultulu Tepeler adındaki evine sığınmak zorunda kalır. Burada
tesadüfen, yıllar önce yaşanmış çalkantılı bir ilişkiye, Heathcliff ve
Catherine Earnshaw’un ilişkisine dair şeyler öğrenmeye başlar. Çiftin
ihanet, ihtiras ve intikamla dolu hayatı, sadece o dönemde yaşayanları
değil, Linton ve Earnshaw ailelerinin
İngiltere'de 19. yüzyılın ikinci yarısı (Victoria dönemi) orta sınıfın yükselişini, gösterişli yaşamların moda oluşunu simgeler. Brontë kardeşler, kadının edebiyatla uğraşmasının hoş görülmediği bu yıllarda, önce erkek kimliğiyle şiirler yazmış sonra kendi adlarıyla, klasikler arasında yer alacak üç önemli romana imza atmışlardır. Emily Brontë 1848'de öldüğünde dünya edebiyatının en güzel yapıtlarından birini, ilk ve tek romanı
Uğultulu Tepeler'i bırakmıştır ardında. Bu Victoria dönemi romanı, kimine göre
İngiltere'de XIX. yüzyılın ikinci yarısı (Victoria dönemi) orta sınıfın yükselişini, gösterişli yaşamların moda oluşunu simgeler. Brontë kardeşler, kadının edebiyatla uğraşmasının hoş görülmediği bu yıllarda, önce erkek kimliğiyle şiirler yazmış sonra kendi adlarıyla, klasikler arasında yer alacak üç önemli romana imza atmışlardır. Emily Brontë 1848'de öldüğünde dünya edebiyatının en güzel yapıtlarından birini, ilk ve tek romanı Uğultulu Tepeler'i bırakmıştır ardında. Bu Victoria dönemi romanı, kimine göre
Brontë Kardeşler, kadının edebiyatla uğraşmasının hoş görülmediği Victoria döneminde, önce bir erkek kimliğiyle şiirler yazmış, sonra kendi adlarıyla klasikler arasında yer alacak üç önemli romana imza atmışlardır. Emily Brontë 1848'de öldüğünde dünya edebiyatının en güzel romanlarından birini, Uğultulu Tepeler'i bırakmıştır ardında. Bu roman, kimine göre dünyanın gelmiş geçmiş en büyük aşk romanı, kimine göreyse her okunuşunda değişik tatlar veren çağlar ötesi bir eser ya da insanın içine işleyen bir anlat
İngilterede XIX. yüzyılın ikinci yarısı, Victoria Dönemi olarak adlandırılan bu dönem, orta sınıfın yükselişini, gösterişli yaşamların moda oluşunu simgeler. Brontë kardeşler, kadının edebiyatla uğraşmasının hoş görülmediği bu yıllarda, önce bir erkek kimliğiyle şiirler, sonra kendi adlarıyla klasikler arasında yer alacak üç önemli romana imza atmıştır. Emily Brontë 1848de öldüğünde dünya edebiyatının en güzel romanlarından birini, Uğultulu Tepeleri bırakmıştır ardında. Bu Victoria dönemi romanı, kimine gör
Londra'nın hareketli yaşamından bunalan Joseph Lockwood, taşraya yerleşip inzivaya çekilmeye karar vermişti. Yorkshire'da bir malikâne kiralayıp, yalnız bir yaşam kurma çalışmalarına başladı. Ancak düşünmesi gereken bazı önemli noktalar vardı. Acaba yalnız yaşamayı seviyor muydu ya da bu kırlar yeterince huzurlu muydu? Ev sahibine yapacağı nezaket ziyaretinde bu iki sorunun yanıtını da öğrenecekti. Çarpıcı güzellikteki sakin kırlar etkileyici bir maceraya sahne oluyordu ve olayların nasıl sonuçlanacağını ki
Yorkshire kırlarını ziyaret eden Bay Lockwood, bu yolculuğu sırasında ilginç insanlarla karşılaşır. Birkaç ay kalmak için Bay Heathcliff´ten bir kır evi kiralayan Lockwood, o yöredeki insanlardan, birkaç kuşak önce gerçekleşmiş trajik bir öykü dinler. Kaba ve zalim görünüşlü Bay Heathcliff gerçekte kimdir? Heathcliff´in sonsuz aşkı Catherine Linton neden mutsuz öldü? Earnshaw ve Linton ailelerinin yazgıları nasıl değişti?
Aşk, hırs ve intikam duyguları ile örülmüş eşsiz bir kurgu!
Dünyanın en iyi kadın yazarlarından Bronte kardeşlerden Emily´nin başyapıtı Uğultulu Tepeler, dünya sinemalarında da çağdaş örneklerle yansıtılan tehlikeli bir aşk hikayesini anlatıyor. Emily Bronte, bu romanı ölümüne bir yıl kala tamamlamıştı. 19. yüzyıl İngilteresi´mde zengin Earnshaw´ların kızı Catherine ile evin beslemesi Heathcliff´in imkânsız birlikteliklerinin, aşktan öte, derin bir tutkuya dönüşmesini Emily Bronte güçlü bir dille aktarıyor. Earnshaw ailesinin kâhya kadını, Bayan Dean´in ağzından anl
On dokuzuncu yüzyıl İngilteresinin tahtında Kraliçe Victoria vardır.Victoria Dönemi olarak adlandırılan bu dönem İngilteresi, orta sınıfın yükselişini, gösterişli bir yaşamı simgeler. Victoria Döneminin en ünlü kadın romancısı sayılan Emily Brontë (1818-1848), öldüğünde henüz otuz yaşındaydı, ama ardında dünya edebiyatının en güzel romanlarından birini: Rüzgârlı Bayırı bırakmıştı. Bu roman Victoria Döneminin tam bir belgeseli de sayılabilir. Kimine göre dünyanın en büyük aşk romanı, kimine göre her o
Uğultulu Tepeler, Kıyıya varınca dinleneceğim, ama önce o kıyıya varmam gerek diyen aksi ve huysuz Bay Heathcliff´in, her şeyin içerisinde boğulurcasına uğuldadığı bir mekanda sürdüğü uğultulu yaşamının öyküsü...
Romantik ekolün dev eserlerinden olan Uğultulu Tepeler 1847 yılında yayınlanmıştır. Emily Bronte´nin ilk ve tek romanı olmasının yanında İngiliz edebiyatının da temel taşlarından biridir. Tutkulu bir aşkı konu edinen ve bir kadının edebiyat dünyasında varlığını isbat etmesi açısından dikkate değ
Toplam 10 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.