Her şeyin modern olduğu bir dünyada yaşıyoruz; insanlar, düşünceler, inanışlar, hayat tarzları, eşyalar… Yaşadığımız dünyada birçok şey modern olarak niteleniyor. Modern olarak nitelenenlerin itibar görmesine karşılık, modern olmayanların değersiz veya yanlış bulunduğu bir dünya burası ... Haliyle yerkürede ve evlerde, zihniyetlerde ve bedenlerde, akıllarda ve gönüllerde, sebepleri ve sonuçları üzerinde düşünmeyi fazlasıyla hak eden önemli şeyler gerçekleşiyor. Gerçekleşenler ise maalesef normal değil. Zira
Osmanlı’dan Cumhuriyet Türkiye’sine uzanan süreç Batılılaşma veya modernleşme dönemi şeklinde adlandırılır. Üç yüz yıl önce başlayan bu süreç, “Türkiye’nin Sosyal Tarihi” adlı bir dizi kitapta mercek altına alarak çok yönlü bir açıdan ele alınıyor. Uzun yıllara dayanan araştırmaların ürünü bu kitaplarda, söz konusu süreçte inşa edilen ve zamanla egemen hale gelen zihniyet, görünüm ve hayat tarzlarına ilişkin görüşler, teklifler, uygulamalar ve durumlar kapsamlı bir şekilde çözümleniyor.
Celalettin Vatandaş
Osmanlıdan Cumhuriyet Türkiye’sine uzanan zaman dilimi genellikle batılılaşma ya da
modernleşme dönemi olarak adlandırılır. Bu dönem, “Türkiye’nin Sosyal Tarihi” adlı bir dizi kitabın
konusunu teşkil ediyor. Uzun yıllara dayanan araştırmaların ürünü bu kitaplarda, yakın tarihimizde
dile getirilen veya yaşanan ve bugün egemen olan zihniyeti ve hayat tarzını inşa eden görüşler ve
durumlar kapsamlı analizler çerçevesinde ele alınıp tartışılıyor.
Celalettin Vatandaş, “Türkiye’nin Sosyal Tarihi” adlı dizini
Ulusal kimliğin bileşenleri nelerdir? Ulus-ulusçuluk ve ulus devlet ilişkilerinin niteliği nedir? Ulusun kökeni nedir? Türk ulusçuluğunun inşası çerçevesinde; Türk kimdir? Türkün tarihi ve dili nedir?Vatanı neresidir? Başlangıçtaki Türklük tartışmalarının ana hatları nelerdir? Modern bir kimlik olan ulusallık, türdeş bir toplum öngörür ve bu toplumu titizlikle inşa etmeye çalışır. Fakat, ulus, sorunlu bir kurgudur. Kökeninin ne olduğu ve varlığının evrensel referanslarının bulunup-bulunmadığı, eğer varsa bu
İnsanlığın sahip olduğu bilgileri kategorik olarak ayırma işlemi çok uzun bir zamandan bu yana birçok düşünür ve filozofun üzerinde durduğu bir konu olmuş, birçok bilgi sınıflaması yapılmıştır. Bilgiyi türlere ayırma işleminde esas alınan ölçütlerin farklılığı farklı sınıflamaların yapılmasına yol açmıştır. Ölçütlerdeki ufak bir değişiklik, sınıflamaya yansımış ve öylelikle üzerinde ittifak edilemeyen sınıflamalar açığa çıkmıştır. Kendi içinde dört farklı unsura bölünebilen bir ölçüt kullanarak insan bilgis
Toplam 5 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.