Yeme bozuklukları, aileler için yıkıcı bir süreci, bir tür hapisliği temsil eder. Beslenmeyi tümüyle reddeden ya da tam tersine, buzdolabında ne var ne yoksa mideye indiren bir gençle burun buruna yaşamak ve günbegün çöküşüne şahit olmak, yakınları için derin bir üzüntü ve çaresizlik kaynağıdır.
Yeme bozuklukları, her yaşta insanı etkilese de, gençlerde daha sık ortaya çıkıyor. Bu durumun ergenlikte yaşanan bedensel, duygusal ve sosyal değişimlerle bağlantısı var mıdır? Olumlu ya da olumsuz benlik imgesini
Kadın yalnızdır aslında...
Eşi olsa da, çocukları bulunsa da...
Sevincinde yalnız...
Ağlamalarında yalnız...
Çocukluğunda yalnız, genç kızlığında yalnız...
Çaba içindedir herkes, ondan bir şeyler koparmak için...
Kimi sevgisizliğinin doyurucusu gibi tanır onu...
Kimi yalnızlığının gidericisi gibi...
Ve belki karşılıksızlığından olsa gerek, verdiği iyi eder insanı...
Bu kitabın adı her ne kadar Annelik Sanatı olsa da; aslında kadınların eşleri için yazıldı... Annelerin çocukları için...
Bir annenin ya
Aile içinde yaşanan çatışmalarda hangi iletişim kanallarını kullanabiliriz?
Yemicem işte! diye direten çocuklara ne demeli?
Çocuğunuzun yemek seçmesinin nedeni siz olabilir misiniz?
Özgüvenin azı karar, fazlası zarar mı?
Çocuğumuzun strese girdiğini nasıl anlarız?
Evdeki sosyal medya krizlerini nasıl aşarız?
Çocuğu benliğini zedelemeden eleştirmek mümkün mü?
Aman çocuğum üzülmesin derken çocuğa iyilik mi ediyoruz kötülük mü?
Hangi çocuklar tırnak yer?
Kardeş kıskançlığı mı rekabet mi?
Çocuğunuz geceleri
Çocuklar ergenliğe girdiğinde, aile içi ilişkilerde büyük değişiklikler
yaşanır. Daha düne kadar anne babalarının sözünden çıkmayan
yeniyetmeler birden kendi fikirlerini savunmaya ve karar alma
süreçlerinde aktif rol almaya başlarlar. Bütün bunlar göz açıp
kapayıncaya kadar oluverdiğinden, ebeveynler genelde bu değişime
hazırlıksız yakalanır ve öfkeyle haykırır: Neler oluyor?!
Ergenler ile ebeveynler neden sık sık çatışma yaşarlar? Ergenler
neden riskli ve tehlikeli işlere kalkışıp başlarını derde sokarlar?
Sevecen bir dille ve bilgelikle yazılmış kılavuz niteliğindeki bu kitap kaygının çocukları nasıl etkilediğine yönelik açıklamalar sunuyor; yetişkinlerin, kaygı ve korkularının üstesinden gelmelerinde çocuklara nasıl yardım edebileceklerine dair ayrıntılı öneriler getiriyor. Farklı yaşlara ve öğrenme tarzına sahip çocuklar için uyarlanabilecek çarpıcı vaka örnekleri ve zengin çeşitlilikte stratejiler içeren bu kitabın anne babalar ve öğretmenleri için benzersiz bir kaynak olacağına inanıyoruz
Çocukların 5 temel hakkı 5 kitapta 5 ayrı öyküyle anlatılıyor!
Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinde yer alan 5 temel çocuk hakkını yazarımız Süleyman Bulut sizler için öyküleştirdi. Çocukların temel hakları Sadece çocuklar için değil, öğretmenler, anneler ve babalar için de!
Ergenin kafası neden karışıktır?
Ergenlik, bunalımlı bir dönem midir?
Ergen, neden arkadaşlarına çok önem verir?
Neden okula gitmek ergene anlamsız gelir?
Ergenin anne - babasının nasıl davranması gerekir?
Bi Müsaade Sınavım Var on yaşından erişkinliğe kadar farklı sınavlara girecek herkese şöyle diyor:
Öğretmenler, anne babalar, çocuklar ve gençler: Sınav kolaydır! Yeter ki nasıl hazırlanacağınızı bilin.
Dr. Faruk Öndağ, Bi Müsaade Sınavım Varda tüm öğrencilerin sınav sürecinde neler yaşadığını, bu süreçte onları ne gibi görünmez engellerin beklediğini ve bu engellerin nasıl aşılacağını keyifli bir anlatımla aktarıyor. Sınava hazırlık sürecinde, bir hafta öncesinde ve özellikle sınav anında nelere dikkat ed
Bugün çocuklarda karşılaşılan problemlerin çoğunun temelinde, çocuğun kendi gibi olmasına izin verilmemesi yatar.
Çocuk içinde hissettiği coşkuyla sağa sola koşacak olsa Bu çocuk hiperaktif mi ne, bir türlü yerinde durmuyor ikazlarının, bir şeyleri merak edip birkaç soru sorsa Amma meraklısın sen de yani diye alaya almaların, kendisi için seçilen bir kıyafetin rengini beğenmediğini söylese Sana elbise alanda suç zaten şeklindeki bastırmaların, bir yemeğin damak tadına uymadığını ifade edecek olsa Sende de h
Sevgili anne ve anne adayı, hiç endişelenme, bu kitap sana yeni bir ebeveynlik yaklaşımı önermiyor, aman şunu yap bunu etme de demiyor. Çünkü biliyorum her kadının ve çocuğun öyküsü farklıdır, aynı parmak izleri gibiyiz şu hayatta... Dolayısıyla sorunlarımızı çözebilecek sihirli bir değneğimiz yok maalesef. Ancak, ben hayatımda güzel bir değişim yakaladım: Farkındalık kavramı ile tanıştım! İşte o günden sonra çocuğuma bakmak yerine onu kalben görerek, ilişkimizin ne kadar değişebileceğini fark ettim.
Gunesa
Bir sosyal hizmetler uzmanı ve baba olarak kendi deneyimlerinden yola çıkan yazar, basit ve doğrudan bir üslupla anne babalara çeşitli düşünme biçimleri ve hareket planları öneriyor. Anne babaların, çocuklarından sevgilerini esirgemeksizin onları kontrol altında tutma, yönlendirme hakları ve görevleri olduğunu söylüyor. Aslında çocuğunu sevmek, gerektiğinde ona sınır koymak da demektir. Bu kesinleme, çocuklara müdahale etmemenin moda haline geldiği bir toplumda şaşırtıcı görünebilir. Yine de bu kontrol meka
Yaş ve hastalığım itibariyle artık eskisi gibi yazamıyorum. Olan biteni dostlarım izah ettikçe kavramaya çalışıyorum. Bu yaşıma kadar ömrümü dinimizi yaşama, anlatma ve yazmayla geçirdim. En kötü zamanlarda bile ümidimi yitirmedim, çünkü İslâm ümit dini. Bize düşen Müslümanlığı yaşayabilmek, hayatımız haline getirebilmek. Yaşanan hadiseler, sıkıntılar ancak bununla aşılır, bizim gayemiz sadece Allah'ın rızasını kazanmak olmalıdır.
Minyeli Abdullah'ı yazdığım tarihlerde, bugünkü Türkiye'yi hayal etmek rüya
Ana Babanın Evlat Üzerindeki Hukuk ve Vezaifi ile sosyoloji, Peder Olmak Sanatı ile pedagoji, Hikmet-i Peder ile felsefeye yoğunlaşan Ahmet Mithat; Çocuk Melekat-ı Uzviye ve Ruhiyesi'yle de psikoloji ve fizyoloji gibi bilimler aracılığıyla insanı anlamaya çalışır ve âdeta toplum mühendisliğine bu kanallar aracılığıyla da soyunur.
Ahmet Mithat bu kitabı çocuk denilen mahlûku tanıtmak için yazdığını söyler. Çocuk yetiştirmeyi bir savaşa benzetir ve bir askerin tanımadığı topraklarda savaşması ne kadar zorsa,
Artık büyü, okuluna git, sokaklarda dolaşma. Sabah akşam bana eziyet ediyor, eğlence uğruna zamanını boşa harcıyorsun. Bu sözler, Sümerlerden kalan bir tabletteki babanın haykırışları. Yüzyıllar geçiyor, medeniyetler değişiyor ama anne-baba-çocuk arasındaki çatışmalar bitmiyor.
Uzman psikoterapist Kudret Eren Yavuz, bir çözüm yolu bulunmadıkça kördüğüm haline gelen bu sorunların üstesinden gelmek için bütün kalbiyle, candan anne baba olmak isteyen ebeveynlere Yedi Armağan sunuyor. Gerçek bir aile olmanın
İletişim teknolojileri sayesinde hepimiz her an, her yerde ulaşılabilir durumdayız. İş için gerekirse dünyanın öbür ucundaki biriyle hemen temasa geçebiliriz. Ancak sıra en yakınımızdakiyle, çocuğumuzla açık ve sağlıklı bir iletişim kurmaya geldiğinde ?erişilemez oluyoruz.
Gel Konuşalım ? Ebeveyn-Çocuk İletişimi, bu ?erişilemezlik halinin çocuklara verdiği zararlara dikkat çekerek, günümüzün ?meşgul ebeveynlerini kendileriyle yüzleştiriyor.
Hiperaktivite denen ?toplumsal virüs'ten beslenme sorunlarına, çoc
Bu kitap babalar da okusun diye yazıldı...
Baba olmanın ne demek olduğu üzerine biraz daha kafa yormak için... Çocuk sahibi olmak ile baba olmak arasındaki farkı anlayabilmek için... Babalığın ve babaların kıymetini bilmek için...
Bu kitapta ele alınan bazı sorular:
? Baba olmak ne demek?
? Günümüzde babalardan ne bekleniyor?
? Baba olmak erkeği ve aileyi nasıl etkiler?
? Babalığın biyolojisi, babanın beyni hakkında neler biliyoruz?
? Psikanalitik açıdan baba işlevi nedir?
? Acaba siz nasıl bir babasınız?
Bir zamanlar şimdi ancak nostalji dizilerinde şahit olabildiğimiz doğal bir hayat, bu doğal hayatın içinde pişerek yetişmiş doğal bireyler vardı. Sokaklarda saklambaç, köşe kapmaca, birdirbir oynanırken arada bir sonu kavgaya varabilen oyunbozanlıklar yapılırdı. Her şey kendiliğinden tabii olarak akıp giderdi.
Teknolojinin hayatlarımızı hızla kavraması ve yönlendirmesi sonucu doğal olan pek çok şey ancak gayretle ulaşılabilir hale geldi. Günümüzde önceliği hazzı yaşamak ve ?hemen şimdi yaklaşımıyla isted
Çocuk sahibi olup da, dingin kalmak hayli zordur. İşi Başından Aşkın Anne Babalar İçin Hayat Rehberi size eylem planları öneriyor. Nihayetinde, günlük yaşamda insan kendini de unutmamalı, bir yetişkin olarak duyduğu ihtiyaçları ve eşiyle ilişkisi için de vakit ayırmalıdır.
Bu kitap, kolay uygulanır bir araç olmayı hedeflemekte. İş yaşamı, çocukların eğitimi, aile yaşamı, sosyal ve özel yaşam birbiriyle nasıl bağdaştırılır? Günde sadece 24 saat varken, bütün işleri yapıp aynı zamanda memnun olmak mümkün müdü
Aidiyet ihtiyacı insanın en karmaşık duygusudur. Bir yandan özgürlüğe düşkündür insan ruhu, diğer yandan tutunacak dal arar. Tutunabildiği kadar kendini emniyette hisseder.
Kişilik gelişimi sağlıklı olan çocuklar, küçük yaşlardan itibaren aidiyet ihtiyacına doğru rehberlik edilmiş çocuklardır...
Çocuğun elleri tamamen bırakıldığında bireyselleşirken; kendi olmasına izin verilmezse, bağımlı hale gelir.
Temeli Güvenli Bağlanma olan aidiyet duygusunun oluşumu ve gelişimini anne-babaların dikkatine sunma
Toplam 49 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 20-40 /
Aktif Sayfa : 2
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.