Tarih kitaplarında ne kolaydır zamanı anlamak? Sayfaya bir çizgi çekilir. Üzerinde kertikler... Şurası Milat... Milattan Önce, Milattan Sonra... 1200, 1300, 1400, 1500... 1900... Aralarda daha küçük eşikler. Zaman tarih kitaplarında üzeri çentikli düz bir çizgidir. Dilbilgisi kitaplarında da kolaydır zamanı anlamak. Di'li geçmiş, miş'li geçmiş... Geldim, geldin, geldi... Gelmişim, gelmişsin, gelmiş... ..... Ceviz ağacı, tarih kitaplarındaki zaman çizgileri üzerinde gösterilmeye değmeyecek kadar ince çentikl

Gurbet kelimesi neden mahzundur? Gurbeti sonbahara yakıştırırız, ilkbahara yakıştırırız. Mayıs ayına yakıştırmayız. Mayıs gurbete çıkmak için uygun bir ay değildir. Ama ben gurbete mayıs ayında çıktım! Ben, gurbete yakışmayan mayıs ayında gurbete çıktım. …….. Ben bu sorunun cevabını düşünürken Remzi Oğuz Arık´ı hatırlarım: Gurbet, galiba bizim Orta Asya´dan gelirken edindiğimiz ve henüz dindiremediğimiz bir sızıdır. Ben bu sızıyı sevmişimdir. …….. Şimdi bana sorun: Gurbet be demek? Şair demiş ki

Eski Yunan ve Roma´nın şehir devletleri henüz. Mısır piramitlerinin dikilmesine daha çok zaman vardı. Dünya; Sümer,Babil, Asur, İskit, Hitit adlarını tanımamıştı. Belki 15.000, belki de 25.000 sene önceydi. Dünya buz Çağı´nı yaşıyordu. Asya ve adı konmamış Amerika kıtası arasında, bugün Bering Boğazı dediğimiz su yolu, o vakitler 1600 kilometre genişliğinde bir karayolu köprüsüydü. Doğu asyalı avcılar, av hayvanı sürülerinin peşisıra yola düştüler, Bering Köprüsü´nden geçip Alaska´ya geldiklerinde yol