Yıllar önce ayrıldığım kasabadayım yine. Neydi beni buraya çeken? Tek bir akrabamın, yakınımın bulunmadığ bu kasabada ne işim vardı? Çocukluğumun geçtiği bu kasabanın yıllardır aklımdan atamadığım bir gizemi olduğunu itiraf etmeliyim. Yüreğimdeki çocuksu anılarım, kimi zaman beni hınzırca gülümsetirken, kimi zaman da zarif ve çekici bir kelebeğin kanatlarına kondurup yemyeşil kırlarda dolaştırır.
Öğlenden sonraydı. Büyük bir servis otobüsü evin önüne bıraktı beni. Koşar adım apartmana girdim. Asansöre içim giderek baksam da üstündeki kocaman siyah yazıyı görmezden gelemezdim: 'On iki yaşından küçükler binemez.'
Kendini beğenmiş soylu kedilerle alçak gönüllü tekir kedilerin arasındaki sürtüşme. Şımarık bir ev köpeğiyle, çile çekmiş bir sokak köpeğinin akıl almaz kardeşliği. Çevreyi kirleten, hayvanları acımasızca öldüren, doğayı yok eden insanlarla, doğayı da, doğadaki yerlerini de korumaya çalışan, yürekleri barış özlemiyle dolu hayvanlar. Acımasız bir kelebek avcısıyla, ölümden kaçan üç güzel kelebeğin öyküsü. Daha önce yayınladığımız Kuş Evi adlı kitabıyla tanıttığımız Ulviye Alpay, bu kitabındaki dört öyküsüyle
Toplam 5 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.