Ayasofya; ilk günkü gibi renkli ve İstanbullu, hem herkese ait hem hiç kimsenin… 1500 yıllık mabet; mozaiklerden mihraba, Bizans İmparatoru Ioustinianos’tan Fatih Sultan Mehmed’e, hünkâr mahfilinden Hz. İsa’ya Yakarış/Şefaat sahnesine, Venedikli Henricus Dandolo’dan Osmanlı'nın hattatlarına ve I. Mahmud Kütüphanesi’ne, beş Padişahın türbelerine değin birçok ismin, hayatın ve olayın hâlâ değişmeyen dekoru. Bu eski zaman ülkesi için şüphesiz çok şey söylendi, yazıldı, çizildi. Şimdi ise Dr. Sedat Bornovalı İs
Santa Maria Draperis’le, okur tek bir yapının başlığı altında, aslında Beyoğlu’nun geçmişine ve çok yönlülüğüne doğru bir yolculuk yapıyor. İtalya, Fransa, İspanya, Avusturya-Macaristan, Çekoslovakya, İngiltere, Bizans, Kıbrıs, Yunanistan, Litvanya, Slovenya, Hollanda, İsviçre, Vatikan ve Osmanlı birçok yönüyle Beyoğlu’nda sahne alıyor hem tarihleri hem de dilleriyle, tek bir yapı içerisinde birbirlerine kaynaşıyor, çok geniş bir coğrafyayı bu yapıda temsil ediyor. Dinler, mezhepler, tarikatlar, İmparatorla
Ayasofya... Hem herkese ait hem hiç kimsenin... Bin 500 yıllık mabedin
korosu ilk günkü gibi renkli ve İstanbullu. Bu dünya mirasını ayakta tutan
sadece teknik öğeleri değil Bizans'ın ve Osmanlı'nın menkıbeleri aslında.
Halkın hafızasında yaşayan Ayasofya renkleri, mozaiklerden mihraba,
Ioustinianos'tan Fatih Sultan Mehmed'e birçok ismin, hayatın hâlâ değişmeyen
dekoru aslında.
Bu, eski zaman ülkesi için şüphesiz çok şey söylendi, yazıldı, çizildi. Şimdi de
sanat tarihi birikimiyle Dr. Sedat Bornovalı,
It is a challenge to define the Bosphorus - one may call it a waterway, a natural wonder, or the site of the only city in the world connecting two continents. While one may consider its architecture, topography, history, and the relation between its residents and its nature to define a certain aspect of the Bosphorus, the question of which factors to bring together to define the Bosphorus as a whole prevails. Focusing on one or a couple of elements can mean not doing justice to the whole, yet it is quite di
İki kıtayı birleştirmek, üç imparatorluğun ağırlığını omuzlarında taşımak şimdiye kadar tek bir şehre kısmet oldu. İstanbul ve Boğaziçi Antik dönemden bugüne çevresindeki tüm siyasi yapıların gözdesi, birçok medeniyetin uğrağı oldu. Bundan 2500 yıl önce Perslerin sandalları birbirine bağlayarak İlk Boğaz Köprüsünü yaptıkları yer de burasıydı, Latinlerin Bizans'tan devraldığı yer de burası, Fatih'in o görkemli fethine sahne olanda da, 1624'ün bir Temmuz sabahında ansızın Tarabya kıyılarına çıkan Kazak akınıy
Toplam 5 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.