Dostoyevski vaktiyle şöyle bir soru atmıştı ortaya: Eğer masum bir çocuğun gözünden tek damla yaş dökülecekse, barışın, mutluluğumuzun ve hatta yeryüzünde ebedi uyumun sağlanması ve temellerinin güçlü bir şekilde atılması için yaşanacaklar mazur görülebilir mi? Soruyu yine kendisi cevaplamıştı: Hiçbir ilerleme, hiçbir devrim o gözyaşının dökülmesini haklı gösteremez. Hiçbir savaş. O gözyaşı damlası her daim her şeyden kıymetlidir. O tek damlacık gözyaşı...
Aytekin Yılmaz, Onlar Daha Çocuktu'da çocuk yaşta
Parti disiplinini çiğnediği, ajan olduğu, örgüte ihanet ettiği gerekçesiyle pek çok insan kendi yoldaşları tarafından katledildi; birçoğunun suçsuz olduğu daha sonra anlaşıldı ve itibarları iade edildi. Hem dünya hem de Türkiye sol tarihinde bunun birçok örneği var. Aytekin Yılmaz Yoldaşını Öldürmekte dünyadaki örnekleri bilinen, Türkiyedeki örnekleri ise suskunluğa mahkûm edilmiş yoldaş infazlarını ele alıyor; 1991-2000 sürecinde hapishanelerde yaşanmış örnekleri, kişisel tanıklıklarla gözlerimizin önüne s
Hapishaneler toplumların zuladaki resimleridir. Hapishaneler, arada sırada ceplerden çıkarıp bakmaya bile cesaret edilemeyen, duvarlar arasına hapsedilmiş dünyalardır. Türkiyede siyasî mahkûmların varlığının devam etmesi, hapishanelerin zuladan sık sık çıkarılmasını gerektirir. Özellikle sol/sosyalist hareketlerin tarihlerinde hapishanede geçirilen dönemler üzerine devasa bir güzelleme külliyatı oluşturulmuştur. Ama buna mukabil bilhassa
son dönemlerde sol/sosyalist hareketler dışarıdaki seslerini yitirmeye
1994-2004 yılları arasında hapishanelerde yazılan şiirler Şairler arasında ilk kitabını yayımlamış, belli bir okura ulaşmış olanlar da var, duygu ve kavramlardan imgeye geçme sürecinde kendi sesini bulmaya çalışanlar da... Şiirler bir ortalama tutturma kaygısından ziyade özgün bir sese sahip olmaları ve ileriye dönük bir potansiyel barındırmaları dikkate alınarak seçildi.
İçeriden gelen seslere kulak verme çabası olarak adlandırılabilecek olan bu seçki, döneminin sosyal ve politik çerçevesini çize
Siyasi tutukluların 1994-2004 yılları arasında hapishanelerde yazdıkları öykülerden oluşuyor bu seçki. Mardin´den Edirne´ye kadar pek çok hapishaneden gönderilenler arasından seçilen on sekiz öykü, kapatılmış hayatların, bulundukları ortama ve kendilerine dair, ama aynı zamanda anıları üzerinden dışarıya dair izler taşıyor.
İçeriden gelen seslere kulak verme çabası olarak adlandırılabilecek olan seçki, edebiyat içinden döneminin kültürel, sosyal ve politik çerçevesini çizen bir belge olma iddiasını d
Toplam 5 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.