İftar vakti salardı beni mahalleye, hadi uyandır milleti diye. Sobada ekmek olurdu, yetişkin
sabrıyla hep onun kazandığı, benimse hep küplere binip sonunda ağladığım “Pişti, pişmedi”
oyunu oynardık. Dünya da bir oyun yeri değil mi? Oyalanıyor bir süre, er geç göçüyor gelen.
Genç yaşta, kemik erimesinden öldü Zarife yengem. Hepimizin gözü önünde kar gibi eridi gitti
günden güne. Sonu bahara değil, kışa çıkan bir erimeydi bu. Amcam için eridi yengem, benim
için eridi; ama en çok üç, beş ve altı yaşlarınd
Sokaklar bir fiyaskodur geçilir
Sokaklar tanımaz yüzümü
Yüzüm çünkü çağın kirlerine bulaşmış
Yıka yıka çıkmaz kazı kazı çıkmaz
Nereye baksam nereye dönsem yüzümü
Bir çağrıdır delirmiştir sözler tabelalar çıldırmış
Bir saldırıdır şarkımıza
Şarkılar sürülmüş ülkemden benim
Dervişler terk etmiştir ülkemi
Söz ehli sürülmüştür yanımdan
Bütün sözlerini alarak
Bütün Türkçeyi alarak heybesine bütün
Kalbe değecek bir söz bekleme boşuna
Gitmiştir kalbini de alarak gitmiş olan
Bir ulu ağacın gölgesine
Toplam 2 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.