Aydınlanma Çağı olarak tanımlanan, ama aslında birden fazla ruha sahip XVIII. yüzyılda, yalnızca geleneksel metafizik değil, insan zihni ile gerçeklik arasında tam bir tekabüliyet öngören anlayış da şiddetli bir eleştiriye tabi tutulur. Diderot, d’Alembert, Voltaire, Rousseau, Montesquieu gibi isimleri bir araya getirecek olan Ansiklopedi, bu eleştirel tutumun somut ifadesi olacaktır. Bilgi teorisinde büyük çaplı bir dönüşüme yol açacak olan kişi ise Kant’tır: Yaptığı felsefi devrimle, düşüncenin merkezine
Aydınlanma Çağı olarak tanımlanan, ama aslında birden fazla ruha sahip XVIII. yüzyılda, yalnızca geleneksel metafizik değil, insan zihni ile gerçeklik arasında tam bir tekabüliyet öngören anlayış da şiddetli bir eleştiriye tabi tutulur. Diderot, d’Alembert, Voltaire, Rousseau, Montesquieu gibi isimleri bir araya getirecek olan Ansiklopedi, bu eleştirel tutumun somut ifadesi olacaktır. Bilgi teorisinde büyük çaplı bir dönüşüme yol açacak olan kişi ise Kant’tır: Yaptığı felsefi devrimle, düşüncenin merkezine
XV ile XVI. yüzyıllar arasında felsefi düşünce derin değişimlerden geçer. Copernicus’un Güneş merkezli evren anlayışı, Amerika’nın keşfi, Avrupa devletleri arasındaki yeni dengeler, Reform benzeri birçok gelişme de bu değişimin arka planını oluşturur. Bu dönemde Thomas More, Erasmus, Machiavelli ve Bodin gibi düşünürler özellikle önemli bir rol oynarlar. Doğadaki güç ve yasalara duyulan ilgi de Rönesans’ın, bir önceki yüzyıldan miras aldığı konulardandır. Diğer yandan, duyular doğal olguların gözlemlenmesin
XV ile XVI. yüzyıllar arasında felsefi düşünce derin değişimlerden geçer. Copernicus’un Güneş merkezli evren anlayışı, Amerika’nın keşfi, Avrupa devletleri arasındaki yeni dengeler, Reform benzeri birçok gelişme de bu değişimin arka planını oluşturur. Bu dönemde Thomas More, Erasmus, Machiavelli ve Bodin gibi düşünürler özellikle önemli bir rol oynarlar. Doğadaki güç ve yasalara duyulan ilgi de Rönesans’ın, bir önceki yüzyıldan miras aldığı konulardandır. Diğer yandan, duyular doğal olguların gözlemlenmesin
XI ile XIII. yüzyıllar arasında Batıda siyasi ve toplumsal hayatta, sanat, ekonomi ve teknoloji alanlarında köklü dönüşümler göze çarpar. Felsefe de bu dönemdeki maddi ve entelektüel uyanışın bir parçasıdır.
XIII. yüzyıl ise tercüme ve yorum (translatio) hareketinin etkisini gösterdiği dönemdir. Bu hareket, Batının bir yandan Araplar ve eski Yunan karşısındaki felsefi gecikmesini telafi etme çabası, diğer yandan skolastik döneme bakışını değiştiren tartışmaların kaynağıdır. Tezlerin ve karşı tezlerin sun
Toplam 5 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.