Bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de kadın hakları güncel bir sorun. Kadının özgürlüklerine kavuşması, aile ilişkisinden ekonomiye, cinsellikten çalışma hayatına kadar her alanda baskılardan kurtulması çok uzun, çok yorucu bir çalışmayı gerektirmektedir. Son yıllarda feminist harekette dünyadaki gelişmelerin yanı sıra Türkiye'de de önemli gelişmeler meydana geldi. Prof. Dr. Necla Arat, ABC dizisi için hazırladığı özgün yapıtında feminizm konusunu felsefi arka planı ile ele alıp temel sorunlarını, dünyada

Ekmek. Tertemiz bir gökyüzü. Barışın egemenliği, Bir yerlerde şarkı söyleyen bir kadın sesi, pişen yemeklerden tüten duman gibi her yeri saran bir melodi. Silahları bırakmış askerler, bereketli hasatlar. İyileşmiş yara, istenen çocuk, özgürlüğüne kavuşmuş tutsak, bütünselliğe saygı gösterilen beden, geri dönen sevgili. İşaretleri anlamlı ve okunur kılan o büyülü yetenek. Eşit ve hakça paylaşılan, değeri verilen emek. Sorunları çözmek için varılan anlaşmadan duyulan sevinç, Yalnızca selamlamak için kaldırı

Bağımsız bir bilimin ya da bir bilgi dalının oluşması, zorunlu bazı koşulları ve uzun bir tarihi süreci içerir. Hiç kuşkusuz bağımsız bir bilim ya da bilim dalı kendi oluşumlarıyla birlikte, kendine özgü temel kavramlarını da yaratır. Örneği fizik, uzay, özdek, devinim, enerji vb... kendine özgü temel kavramlarını yaratırken; Biyoloji de canlılık, hücre, protoplazma, özümleme, kalıtım vb. gibi temel kavramlarını yaratmıştır. Geçmiş kavramı, zaman kavramı, tarihsellik kavramı, belge ve tanıklık kavramları ol

Kadınların Gündemi kitabı, Türkiye´nin gündemini yansıtıyor. Çünkü bu toplumun kadınları artık ister özel, ister kamusal olsun, tüm sorunlarla ilgililer O kadar ki çoğu kez gündemi de belirliyorlar. Şeriat devletine, imam nikâhına, çokeşliliğe Hayır! derken, Türk Medeni Kanunu´nun daha çağdaş ve imzaladığımız uluslararası sözleşmelere uygun bir kanuna dönüşmesi için sürekli çaba gösterirken: çağdaş eğitimin çağdaş bir Tükiye´nin anahtarı olduğunu vurgularken: temiz toplum, temiz siyaset için, yani çocukla

Türkiye, uzun bir süredir sancılı bir süreç yaşıyor. Susmayan Yazılar, bu sancılı süreçte kimi zaman eleştirel bir bakış açısı, kimi zaman polemik, kimi zaman da çözüm önerileri getirmeye çalışan bir sosyal bilimcinin duyurmaya çalıştığı sesin birikimi. Türkiye´de sivil toplumun meydanlarda ve sokaklarda temiz toplum, laik ve çağdaş eğitim ve gerçek demokrasi için Susma Sustukça Sıra Sana Gelecek sloganını seslendirdiği bir dönemde Susmayan Yazılar, (1978-1997) gazete koleksiyonları arasında yitip gitmesi