Kendini "ihtimal fanatiği" olarak tanımlayan E. M. Cioran, sürgün yaşamının doğurduğu azaba çare işlevi gören kalemini saplantılarını yatıştırmak ve hıncını dindirmek için oynatır. Politik görüşlerini aşındıran savaş sonlanmışken, yenilgiden ibaret gördüğü kaderinin yarattığı buhranın ana motifleri Cioran külliyatında yeni yeni belirmeye başlar.
30'lu yaşlarının keskin virajında yeni bir yol tutmaya, köksüzlük yoluna girmeye kendini mecbur gördüğü, felsefi "kabiliyetinin" sinik ve kuşkucu bir pus içind
E. M. Cioran iflah olmaz, soluk kesen üslubuyla bütün fanatizmleri, inançları, dinsel ya da politik imanları yine yerden yere vuruyor: Kimi sayfalar bazı kaçış yollarını imlese de, ilerleme bir kurmaca sürüsüne, tanrı hastalığa, umut ise uçurumun kenarında körebe oynamaya dönüşüyor.
Cioran felsefeyi şeylerin nafileliğinin algısı olarak ortaya koyarak edebiyat dahil her türlü yanılsamaya karşı giriştiği mücadeleyi ölüm, çöküş, nafilelik, ıstırap, öznel varoluş üzerine aforizmalarla sürdürürken ilk sayfa
İÇERİK TANITIMI: Başkaları zamana düşer; bense zamandan düştüm. Zamanın üzerinde yükselen ebediyetin yerini,
onun aşağısında kalan öteki ebediyet alır; o kısır mıntıkada artık ancak tek bir arzu duyulur: Tekrar zamanla bütünleşmek,
her ne pahasına olursa olsun ona yükselmek, yerleşilen bir yuva yanılsaması için ondan bir parseli sahiplenmek. Ama
zaman kapalıdır, ama zaman erişilmezdir: Bu negatif ebediyet, bu kötü ebediyet de zamana nüfuz etmenin
imkânsızlığından ibarettir zaten.
Cioran insana, insanlığa, i
Toplam 3 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.