Eski İstanbul ramazanlarında, her gün iftar ve sahur vakitlerinde davulcu ya da bekçi tarafından okunan maniler, edebiyat açısından olduğu kadar İstanbul folklorunun tanıkları olmaları bakımından da kıymetli dil ve kültür yadigârlarıdır. Bu manilerde hikmetli sözlerin yanında, çoğunlukla nükteli bir dil kullanılması dikkat çeker. Bunun amacının muhatabı güldürmek, eğlendirmek, hoşça bir an geçirtmek olduğunu söylemek mümkündür. Bu şekilde, dinî günlerin, çeşitli vesilelerle sadece birer ilahi vazife olmakta
Mesnevîleri, Eski Türk Edebiyatı'nın manzum hikâye veya romanları saymak mümkündür. Bu manzum hikâyeler, bütün dünya edebiyatlarında olduğu gibi Türk edebiyatında da geniş bir yer tutar. Bir aşk veya savaşı konu alan mesnevîler, nazım ile hikâyeyi birleştiren eserlerdir.
Türk Mesnevî Edebiyatı, edebiyat tarihimizin zengin bir sahası olan mesnevîleri çeşitli yönleriyle inceleyen bir eserdir. Âmil Çelebioğlu tarafından, yerli ve yabancı pek çok kütüphanede yüzlerce eserin bizzat taranıp incelenmesi neticesin
Evde ışıklar söner ninni,
Gökte yıldızlar yanar ninni,
Dağdan iner kuzular ninni,
Kararır coşkun sular ninni,
Gökte ay dede güler ninni,
Uyu yavrum uyu der ninni,
Gece göklerden indi ninni,
Bu akşam öbek öbek ninni,
Yıldızlar birer çiçek ninni,
Rüyânı süsleyecek ninni,
Ninni yavrum ninni
Toplam 4 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.