Solun, siyasal ortamın ve sağ otoriter hareketlerin/partilerin yükselişinin ifade ettiği meydan okuyuşu ana akım yaklaşımlara hapsolmadan ivedilikle kavraması gerektiğine dair kanaat bu kitabın temelini oluşturuyor. Neoliberal hegemonyanın krizine tanık olduğumuz bir dönemde, Chantal Mouffe otoriter rejimlerin yükselmesi ve yerleşmeleri kadar, daha demokratik bir düzenin inşa edilme olasılığına işaret ediyor. Radikal demokratik dönüşüm fırsatını kaçırmamak için son otuz yıldır maruz kaldığımız dönüşümlerin
Schmitt'in liberalizmi sorgulaması, bütün bu kusurlarına rağmen, gayet güçlü bir sorgulamadır. Liberal demokrasinin çeşitli zayıflıklarını gözler önüne serer ve kör noktasını ortaya çıkarır. Bu eksiklikler göz ardı edilmemelidir. Eğer inandırıcı ve sadakat gösterilebilecek bir demokratik toplum görüşü ileri süreceksek, söz konusu noksanların dile getirilmesi gerekir. Schmitt, içgörülerinden yararlanarak kendisinden bir şeyler öğrenebileceğimiz bir rakiptir. Bugün Carl Schmitt'ten ne öğrenebiliriz? Mouffe'un
Agonistik bakış açısından demokratik siyasetin ana kategorisini, demokratik 'herkese özgürlük ve eşitlik' ilkelerine bağlı, ancak bunların yorumlanışı konusunda ayrışan 'muhalif' kategorisi oluşturur. Muhalifler bu ilkeleri yorumlayış biçimlerinin hegemonik olması için mücadele etseler de, karşıtlarının kendi pozisyonlarının galibiyeti için verdikleri mücadelenin meşruiyetini sorgulamaz. Muhalifler arasındaki bu karşılaşma, canlı bir demokrasinin olmazsa olmazı, 'agonistik mücadelenin' var olma şartıdır. -
Evrensel düzeyde rasyonel bir mutabakatın mümkün olduğuna dair inancın demokratik düşünceyi yanlış yola saptırdığını düşünüyorum. Demokrasi kuramcılarının ve siyasetçilerin görevi, sözde yansız yöntemlere başvurarak tüm çıkar ve değer çatışmalarını uzlaştıracağı düşünülen kurumlar tasarlamaya çalışmak yerine, farklı hegemonik politik projelerle yüzleşebilmeyi sağlayacak biçimde kamusal alanı canlı bir agonistik mücadeleye açmak olmalı. Bu, bana göre, demokrasinin etkili bir biçimde işleyebilmesinin olmazsa
İlk kez 1985´te yayımlanan Hegemonya ve Sosyalist Strateji, sosyalist düşün dünyasındaki güncel açılımların merkezinde yer alan eserlerden biri. Elinizdeki 2001 tarihli ikinci baskıya yeni bir önsöz yazan Laclau ve Mouffe, seksenlerden iki binli yıllara uzanan değişimler silsilesini incelerken, sosyalizmin bitmek bilmez krizlerinin tarihsel izini sürüyor. Sundukları radikal ve çoğulcu demokrasi tasarımıyla siyasal ve sosyal kuram alanında çığır açan yazarlar, 19. yüzyılın sosyalist çevrelerindeki önemli tar
Toplam 5 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.