gökle oyalanırdı her suskun çocuk
yağmurlu koğuşlarla ilk kez girerdi gece
yataklarımıza beyaz yalnızlıklar bulurduk
kimler için susardık yatmadan önce?
***
korsanların sulara attığı ince
hepsinin avcunda geç kalınmış bir ömür,
çıkarılıp atılmış giysi gibiyken ölüm
bir gün fazla yaşamak artık çok hüzünlüdür.
Can Bahadır Yüce´nin şiirleri Necatigil´den Oktay Rifat´a,
Bachmann´dan Kundera´ya roman karakterleri arasında
yoğun bir çağrışım haritası...
Kalamış´tan Mardin´e kadar uzanan bu haritada
Mersault´nun, Bartleby´nin gölgesi dolaşıyor.
Kitap, aynı zamanda Türk şiirinde ses ve ahengin,
arınmış bir söyleyişin oluşturduğu gelenekten güçlü izler taşıyor.
Çok genç, ama o ölçüde olgun şiirler yazan Can Bahadır Yüce... Olağanüstü bir yetenek.
Hilmi Yavuz
Biçimin tuzaklarına düşmemesi, kolaylıklarına kapılmaması, onu sadece bir araç olarak düşünmesi, Yüce´yi şimdiden sevdiğim şairler arasında yerleştirdi.
Ülkü Tamer
Sağlam bir biçim duygusu, uyak kullanmanın sağladığı bir sözcük çeşitliliği ve şiirini sonraki dönemlerde büyütebilecek şairlere özgü bir imgelem genişliği gözlemleniyor.
Ataol Behramoğlu
´Dağlarca´yı görünce kravatımı düzeltirim´ dermiş
Can Bahadır Yüce, şiirsel rotasını ´yıldız haritası´na bakarak çizen bir şair. ´Her hüzne çizilen yolları´ iyi biliyor; şiirin ´ada´larını, ´med cezir´lerini avucunun içi gibi tanıyor. Onu ´dil´adlı bir gemiyle Dünya´ya açılan yaşlı bir kaptan mı sanıyorsunuz? Hiç değil! Can Bahadır Yüce, 1981 doğumlu. Ve birçok bakımdan Fazıl Hüsnü Dağlarca´nın ilkgençliğini anımsatıyor: Bir askeri okul öğrencisi; ilk şiir kitabı ile müthiş bir yetenek! Şiir ´atlas´ında rahatça dolaşıyor. Ancak ´dil´in pusulasını elinde tu
Toplam 6 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.