Yalan yok, hüzün ve mandolin arasında yaşadık bütün bir geçmişi. Gün döner, vakit küser ve sessiz bir boğuntu başlardı iki nefes arasında. Ne var ki güz dokuyan yalnızlığımız kadar geriye dönmedik ikimiz de. Kahkahamız kurudu, anılar çürüdü ve yol düşüncesi düşünce içimize, ikimize daha çok susmak düştü o vakit. Bilmem, çizdiğin o kara kalem resimler arasında mutluluk var mıydı sahi? Hem ellerimizden kayıp giden değil miydi, eski bir gramofonda dönen o hicazkâr fasıl? İki sahici tebessüm arasında yitirdiğim
“Babalar ölür, bilirim.” dedi biri gülkurusu sesiyle başını sallayarak. Afalladım birden. “Ölür ölür, babalar ölür her zaman.” dedi bir başkası. “Sizin de mi babalarınız öldü?” dedim ben de. Hep birden başlarını salladılar gülkurusu seslinin başını salladığı gibi. “Hep mi ölür?” dedim bu kez. “O ölür de seni de sağ bırakmaz ama,” dedi ocaktaki başını masaya doğru uzatarak. Sonra nasıl olduysa işte, ansızın bu yavan yapıldak cümlenin içinde kayboldum. Ansızın anısız kaldım ve kırılan bir şeyler oldu sol tara
"Her cümlenin sonunda çoğu zaman önce durgunlaşan, sonra neredeyse uçarı hafakanlar geçiren bereketli Türkçenin hangi durağından geçseniz, her yazardan dilinize bulaşan o efsunkâr satırları hatırlayınız lütfen. Yalnız bize, bizim edebiyatımıza mahsus bir hâl midir bu? Değil elbet. Açıverin dünya edebiyat atlaslarını, (gerçekten var mıdır böyle bir atlas?) insanı şaşırtacak denli çok, hangi ülke edebiyatı olursa olsun, varlığını borçlu olduğu bütün değerleri hiçe sayıp gerisin geriye dönen yazarlarla doludur
İsmet Özel ismi etrafında oluşturulan birtakım kişisel haber ve yorumların varlığını irdelemekten ziyade onun, kırk yıldan fazla yazı dünyası içerisinde bulunduğu süreci ve bu sürece katkı sağlayan ilişkiler bütününü göstermektir arzumuz. Etkili ve bu etkisini karşıt düşünce ortamında bulunanların bile kabullendiği bir şair ve aynı zamanda modern düşünce çağında birtakım hayati kavramların etrafında geniş bir tefekkür sahası açan metinleri ile İsmet Özel, sürekli genişleyen bir damar olarak varlığını hisset
Ömrünü fikre ve eyleme adamış; "klas" duruşu ve ahlakıyla çevresindekileri etkilemiş bir devrimciyi;
Nuri Pakdil'i keşfe davet ediyor Reşit Güngör Kalkan. Aile yapısı, yetiştiği coğrafyanın sosyal ve
kültürel dokusu; öğrencilik yıllarında yakınlık kurduğu ve kendi ruh iklimini inşa etmesinde etkili olan
simalar yani Pakdil'in karakterinin ve fikir dünyasının şekillenmesinde etkili olan unsurlar sunuluyor
okura. Başta Nuri Pakdil ismi ile özdeşleşmiş Edebiyat Dergisi olmak üzere; Pakdil'in hayatı ve eserleri
Denemeci-Yazar Reşit Güngör Kalkan'ın İlhami Çiçek-Türk Şiirine Buruk Bir Armağan- adlı bu biyografik eseri, belgelik değeri de taşıyan titiz ve incelikli bir çalışmanın somut bir verimi olarak dikkat çekiyor. Yazar bu emek ürünü eserinde Modern Türk Şiirinin trajik karakterli şairlerinden İlhami Çiçek'i doğumundan ve çocukluğundan ilk gençliğine, hayatının sonuna dek tarassut ederek göz ardı edilmiş bir değeri yeniden gün yüzüne çıkarıyor.
İlhami Çiçek'in ilk ve tek şiir kitabı Satranç Dersleri'ni de merke
« İsmet Özel ismi etrafında oluşturulan birtakım kişisel haber ve yorumların varlığını irdelemekten ziyade onun, kırk yıldan fazla yazı dünyası içerisinde bulunduğu süreci ve bu sürece katkı sağlayan ilişkiler bütününü göstermektir arzumuz. Etkili ve bu etkisini karşıt düşünce ortamında bulunanların bile kabullendiği bir şair ve aynı zamanda modern düşünce çağında birtakım hayati kavramların etrafında geniş bir tefekkür sahası açan metinleri ile İsmet Özel, sürekli genişleyen bir damar olarak varlığını hiss
Toplam 7 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 1-20 /
Aktif Sayfa : 1
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.