Böyle bir çalışmayı kaleme almak için en azından kişisel olarak herkesten daha fazla sebebim olduğuna kuşkum yok.
Ama anlattıklarımla ortaya çıkan tablo, sadece benim ya da birlikte çalıştığım insanların değil, tüm ülkenin nasıl bir kötü kadere doğru sürüklenmek istendiğini ortaya çıkarıyor.
Bu, şahsi bir mesele değildir. Yaptığımız görevin, tarih önünde ne kadar önemli olduğunu ve kendimizi nasıl büyük bir tuzağın içinde bulduğumuzu her geçen gün daha iyi anlıyorum.
Bir fazladan değil, sadece görev olarak bildiğimizi yapınca nasıl kıyametler koptu! Gördük ki kararlı birkaç adam, `birkaç iyi adam`, taşları yerinden oynatabiliyor, sistemin çürümüşlüğünü gözler önüne serebiliyor.
Zorlu bir geçmişten, 28 Şubat`ın hukuksuzluğuna ve zindanlara kadar uzanan bir uzun hikaye bizimkisi.