1930’ların Ferrara’sındaki Yahudi-İtalyan topluluğunu konu alan bu unutulmaz öykülerde, yalıtılmış hayatlar ve yok olmanın eşiğindeki bir dünya anlatılıyor. Genç bir adamın karşılıksız aşkı; garip bir kayboluş; solmuş bir otel; metruk bir lunapark; Yahudi Mezarlığı’nın kapılarında biçilmiş samanın kokusu… Bu canlı izlenimler, anlık görüntüler, gelip geçiciliği yoğun bir şekilde resmediyor. Finzi-Contini’lerin Bahçesi ve Altın Gözlük gibi romanlardaki mekân ve dünyayı konu alan samimi, ironik, hü ...