Klasik tefsir geleneği, yalnızca Kur’ân’ı açıklama çabasıyla sınırlı kalmayıp dil, edebiyat, mantık ve kelâm gibi birçok ilme kaynaklık etmiştir. Bu gelenekte Zemahşerî’nin (ö. 538/1144) el-Keşşâf adlı eseri, dilbilimsel yöntemleri esas alarak Kur’ân’ın nazil olduğu dönemin anlamını ortaya koyma amacıyla yazılmıştır. Mu‘tezilî kimliğine rağmen, dilsel yetkinliği sayesinde Ehl-i Sünnet ulemâsı arasında da büyük kabul görmüş, özellikle belâgat vurgusu ile öne çıkmıştır. Eserin bu özellikleri, onu ...