‘Olmaz masaldır bunun adı, söylemek ile çıkar tadı. Derelerden gelir sel gibi, tepelerden gelir yel gibi. Konup göçerek, lâle sümbül biçerek. Vara vara vardım bir kahvenin peykesine, kırk kişi ile ahbap oldum. Ak sakal, kara sakal, çengelli sakal, hey oğlan bunlarda bir fısıltı var. İç merdiven, dış merdiven. Merdivenden çıktım yukarı, kırk kız oturmuş. O nazeninim kızlar, andıkça yürekler sızlar. Perdeyi kaldırdım bir kız oturmuş dedi ki bana “Behey oğlan, derlek, toplak, baldırı çıplak ne geze ...